30 Nisan 2025 Çarşamba

Koronavirüs Kalbi Vurdu! Kalp Krizi Yaşı Şok Düşüşte!

Koronavirüs pandemisi, sadece solunum yollarımızı değil, kalbimizi de tehdit ediyor! Son araştırmalar, COVID-19 ile birlikte 25-44 yaş aralığındaki bireylerde kalp krizi oranının yüzde 30 gibi çarpıcı bir şekilde arttığını gösteriyor. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin genellikle önceden sinyaller verdiğini belirtirken, özellikle diyabet hastaları ve yaşlıların dikkatli olması gerektiğini vurguluyor.

Kalp Krizi Geliyorum Der mi? İşte O Sinyaller

Prof. Dr. Erdoğan'a göre, kalp krizi geçiren hastaların yarısından fazlasında, krizden günler veya haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebiliyor. Bu belirtiler genellikle şunları içeriyor:

  • Göğüs ağrısı veya baskı hissi
  • Nefes darlığı
  • Çarpıntı
  • Halsizlik

Ancak, vakaların yaklaşık yüzde 25-30'unda hiçbir ön belirti olmadan kalp krizi meydana gelebiliyor. Bu durum, özellikle diyabet hastaları ve yaşlılar için daha riskli bir tablo oluşturuyor. Hatta bazı hastalar, kalp krizini sessiz bir şekilde geçirebiliyor ve durum ancak tesadüfen yapılan EKG veya görüntüleme yöntemleriyle ortaya çıkabiliyor.

Gece Uykudan Uyandıran Göğüs Ağrısına Dikkat!

Kalp krizi belirtilerine dikkat çeken Prof. Dr. Erdoğan, "Eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, nefes darlığı, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk ve gece uykudan uyandıran göğüs rahatsızlığı genellikle 'ben geliyorum' der" şeklinde uyarıyor. Ayrıca, hipertansiyon, diyabet, yüksek kolesterol, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi risk faktörlerine sahip olanların, belirti olmasa dahi risk altında olduğunu belirtiyor. Kadınlarda ise belirtilerin mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi farklı şekillerde görülebileceğine dikkat çekiyor.

Koronavirüs Kalp Krizini Tetikliyor mu?

Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın en önemli nedenlerinden birinin COVID-19 olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan, "Son bulgular özellikle 25 ila 44 yaş arasında kalp krizi görülme oranının yüzde 30 arttığını gösteriyor" diyor. Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme ve obezite gibi faktörlerin de kalp krizi riskini yükselttiğini vurguluyor. Ayrıca, genetik faktörler, ailesel yüksek kolesterol ve pandemi nedeniyle rutin sağlık kontrollerinin aksatılması da tedaviye geç kalınmasına neden olabiliyor.

Erken tanının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, damar tıkanıklığının erken fark edilmesi ve tedaviye başlanması durumunda, hastalığın ilerlemesinin ve kalp krizine yol açmasının önlenebileceğini belirtiyor. Erken müdahale ile hastaların uzun süre normal yaşamlarına devam edebileceğini ifade ediyor.

Koronavirüs pandemisinin kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri göz ardı edilmemeli. Özellikle genç yetişkinlerin ve risk faktörlerine sahip olanların, kalp krizi belirtilerine karşı daha dikkatli olması ve düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmemesi gerekiyor. Unutmayın, erken tanı hayat kurtarır!

İlgili Haberler