
Timur Soykan Tutuklanacak mı? Savcılıktan Şok Talep!
Gazeteci Timur Soykan, CHP'li belediye başkanlarının gözaltına alınmasının ardından yaptığı sosyal medya paylaşımları nedeniyle savcılık tarafından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Savcılık, Soykan'ın paylaşımlarının "kamu barışını bozmaya elverişli ve vatandaşları sokak olaylarına katılmaya teşvik edici nitelikte" olduğunu iddia etti. Bu gelişme, basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü konularında yeni bir tartışma başlattı.
Soykan'ın Paylaşımları Nelerdi?
Savcılığın tutuklama istemli yazısında, Timur Soykan'ın X (Twitter) hesabından yaptığı şu paylaşımlara dikkat çekildi:
- "Rejim, toplumu yolsuzluk operasyonlarına ikna etmek gibi bir derdinin kalmadığını ilan ediyor. Halka 'Benim dışımda bir iktidarı seçemezsin. Esirimsin' diyor. Halk ya bu baskıya boyun eğerek rejimin kölesi olacak, daha da yoksullaşacak ya da özgürlüğünü, haklarını, ülkesini savunacak."
- "Darbe sürüyor. Halkın iradesi gasbediliyor. Sandığın manası kalmıyor."
Savcılık, bu paylaşımların "halkı yanıltıcı mahiyette olduğu" ve "gerçeğe aykırı bilgi paylaşılmasının kamu barışını bozmaya elverişli olduğu" görüşünde. Ayrıca, Soykan'ın "Halk ya bu baskıya boyun eğerek rejimin kölesi olacak, daha da yoksullaşacak ya da özgürlüğünü, haklarını, ülkesini savunacak" şeklindeki paylaşımının, vatandaşları yasa dışı eylemlere ve sokak olaylarına katılmaya teşvik edici nitelikte olduğu iddia edildi.
Savcılığın Gerekçeleri
Savcılık, tutuklama talebinde şu gerekçelere yer verdi:
- Şüphelinin paylaşımlarının "yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçunu oluşturduğu.
- Şüphelinin paylaşımlarının "suç işlemeye tahrik" suçunu oluşturduğu.
- Şüphelinin üzerine atılı suçları işlediğine dair "kuvvetli suç şüphesinin bulunması".
- Suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu ve "kaçma şüphesinin bulunması".
Bu gerekçelerle savcılık, Timur Soykan'ın tutuklanmasını talep etti. Mahkeme, Soykan'ın ifadesini aldıktan sonra kararını verecek.
Timur Soykan'ın tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmesi, Türkiye'deki basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Bu durum, gazetecilerin haber yapma ve eleştirel görüşlerini ifade etme özgürlüğünün sınırları konusunda önemli soruları gündeme getiriyor. Mahkemenin vereceği karar, bu tartışmaların seyrini belirleyecek ve Türkiye'deki basın özgürlüğünün geleceği açısından kritik bir dönüm noktası olacak.