Ahmet Özer Davası: Kayyum Kararı AYM'ye Taşınıyor! Şok Gelişme!
Aktüel

Ahmet Özer Davası: Kayyum Kararı AYM'ye Taşınıyor! Şok Gelişme!


29 May 20255 dk okuma10 görüntülenmeSon güncelleme: 05 June 2025

İstanbul 9. İdare Mahkemesi, eski Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in görevden alınmasının ardından yerine kayyum atanması kararının iptali için Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvurdu. Bu önemli gelişmeyi kamuoyuna duyuran isim ise CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu oldu. Tanrıkulu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla süreci ve beklentilerini aktardı.

Kayyum Ataması Kararı AYM'de: Süreç Nasıl İşleyecek?

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, X üzerinden yaptığı açıklamada, İstanbul 9. İdare Mahkemesi'nin, Ahmet Özer'in başvurusu üzerine kayyum atanmasına ilişkin düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olup olmadığını değerlendirmek üzere AYM'ye başvurduğunu belirtti. Tanrıkulu, mahkemenin "Somut norm denetimi" yoluyla Anayasa'nın 152. maddesi uyarınca başvuru yaptığını ve düzenlemenin iptalini talep ettiğini ifade etti.

Tanrıkulu'nun açıklamasına göre, AYM'nin başvuru kendisine ulaştıktan sonraki 5 ay içinde kayyumla ilgili iptal talebini görüşerek bir karar vermesi bekleniyor. Bu süreç, Türkiye'deki yerel yönetimler ve hukuki süreçler açısından kritik bir öneme sahip.

Anayasa Mahkemesi'nin Rolü ve Beklentiler

Anayasa Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal düzenini koruma görevini üstlenmiş yüksek bir yargı organıdır. AYM'nin görevleri arasında, kanunların, kanun hükmünde kararnamelerin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün Anayasa'ya uygunluğunu denetlemek bulunmaktadır. Bu denetim, iptal davaları ve itiraz yoluyla yapılmaktadır.

Bu bağlamda, Ahmet Özer davasında AYM'nin vereceği karar, kayyum atamalarına ilişkin mevcut yasal düzenlemelerin Anayasa'ya uygunluğu konusunda önemli bir emsal teşkil edebilir. Kararın, yerel yönetimlerin özerkliği ve seçilmişlerin görevden alınması gibi hassas konularda gelecekteki uygulamaları şekillendirmesi bekleniyor.

Kayyum Nedir ve Neden Atanır?

Kayyum, bir kurumun veya kuruluşun yönetimiyle görevlendirilen kişidir. Türk hukuk sisteminde kayyum ataması, genellikle bir şirketin veya vakfın yasalara aykırı faaliyetlerde bulunduğu veya yönetiminin sağlıklı bir şekilde yürütülemediği durumlarda söz konusu olur. Ancak, son yıllarda belediyelere kayyum atanması uygulaması da sıkça tartışılan bir konu haline gelmiştir.

Belediyelere kayyum atanması, genellikle terör örgütleriyle ilişkili olduğu iddia edilen belediye başkanlarının görevden alınması ve yerlerine devlet tarafından atanan kişilerin getirilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Bu uygulama, hükümet tarafından belediyelerin hizmetlerinin sürekliliğini sağlamak ve terörle mücadele etmek amacıyla savunulurken, muhalefet ve bazı hukukçular tarafından ise seçmen iradesine saygısızlık ve yerel özerkliğin ihlali olarak eleştirilmektedir.

Sezgin Tanrıkulu'nun Açıklamaları ve CHP'nin Tutumu

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun bu konuyu kamuoyuna duyurması, CHP'nin kayyum atamalarına karşı tutumunu bir kez daha ortaya koymaktadır. CHP, kayyum atamalarının demokratik ilkelere aykırı olduğunu ve seçilmişlerin yerine atanmış kişilerin getirilmesinin halkın iradesini yok saymak anlamına geldiğini savunmaktadır.

  • Kayyum atamaları demokratik ilkelere aykırıdır.
  • Seçilmişlerin yerine atanmış kişilerin getirilmesi halkın iradesini yok saymaktır.
  • Kayyum uygulamaları yerel özerkliği zedelemektedir.

Tanrıkulu'nun açıklamaları ve CHP'nin tutumu, Türkiye'deki siyasi ve hukuki tartışmaların önemli bir parçasını oluşturmaktadır. AYM'nin vereceği karar, bu tartışmalara yeni bir boyut kazandırabilir.

Ahmet Özer davasında yaşanan bu gelişme, Türkiye'deki hukuk ve siyaset gündemini yakından ilgilendiren önemli bir dönüm noktasıdır. AYM'nin vereceği karar, kayyum atamalarına ilişkin tartışmalara son noktayı koyabileceği gibi, yeni tartışmaları da beraberinde getirebilir. Bu süreçte, hukukun üstünlüğü ilkesinin ve demokratik değerlerin korunması büyük önem taşımaktadır. Gözler şimdi Anayasa Mahkemesi'nin vereceği kararda.