
Babacan'dan Şok Kumar Çıkışı: Hükümet Neden Sessiz?
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Türkiye'deki sanal kumar ve madde bağımlılığı sorunlarına dikkat çekerek hükümetin sessizliğini eleştirdi. Ekonomik sorunların gençler üzerindeki olumsuz etkilerine değinen Babacan, bu durumun gençleri umutsuzluğa sürüklediğini ifade etti.
Gençler Gelecekten Umutsuz Mu?
Babacan, Türkiye'de yaygınlaşan yoksulluğun gençler üzerinde kalıcı bir travma yarattığını belirtti. Gençlerin %27'sinin "ev genci" konumunda olduğunu, yani ne eğitimde ne de istihdamda yer aldığını söyledi. Bu durumun, gençlerin aileleriyle ilişkilerini zayıflattığını ve onları ekran karşısında geçirmeye yönelttiğini vurguladı.
- Gençlerin gelecek umutları tükeniyor.
- Ekonomik adaletsizlikler artıyor.
- Helal kazanç değersizleşiyor.
Babacan, "Birçok genç artık bu ülkenin düzelmeyeceğine inanıyor. Bu da onları içe kapanmaya ve umutsuzluğa sürüklüyor" dedi.
Sanal Kumar Tehlikesi ve Hükümetin Tutumu
Sanal bahis ve kumar faaliyetlerinin büyük bir toplumsal krize dönüştüğünü belirten Babacan, devletin resmi olarak lisans verdiği şirketlerle yasa dışı siteler arasında bir fark kalmadığını savundu. Yasal lisanslı şirketlerin isimlerinin doğrudan hükümetle bağlantılı olduğunu iddia ederek, bu durumun çelişkili olduğunu ifade etti. Babacan'a göre, hükümet dini referanslarla siyaset yaparken, kumarın önünü açan düzenlemelere göz yumuyor.
"Sanal kumar her cepte, hükümet sessiz" diyen Babacan, 14 Mart'ta gerçekleştirilen sanal bahis operasyonuna da değinerek, suç örgütünün kazancını bankaya çevirecek kadar büyüdüğünü belirtti. BDDK'nın bu örgüte banka kurma izni vermesinin kontrolsüzlük ve sorumsuzluk örneği olduğunu söyledi.
Uyuşturucu ve Kumar Toplumu Çürütüyor Mu?
Türkiye'nin uyuşturucu ticaretinde bir geçiş güzergâhına dönüştüğünü belirten Babacan, Latin Amerika'dan Avrupa'ya giden yollarda Türkiye'nin adının sıkça geçmesinin endişe verici olduğunu vurguladı. Uyuşturucunun Türkiye üzerinden geçmesinin, burada kolay ulaşılabilir hale gelmesi 86 milyon insanı tehdit ettiğini söyledi.
Babacan, 1998'de kapatılan kumarhaneleri hatırlatarak, "O dönem kumarın toplumsal zararları gerekçesiyle kapatılmıştı. Şimdi her cep telefonunda kumarhane var. Şifreyi bilen herkes, hatta çocuklar bile rahatlıkla erişiyor" dedi. Hükümetin bu konuda düzenleyici ve sınırlayıcı bir tutum almak yerine, sanal kumarı yaygınlaştıran izleme politikasını tercih ettiğini savundu.
Ali Babacan'ın açıklamaları, Türkiye'deki sanal kumar ve madde bağımlılığı sorunlarının ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi. Hükümetin bu konudaki sessizliği ve yeterli önlemleri almaması eleştirilirken, gençlerin geleceği konusundaki endişeler de arttı. Bu durumun toplum üzerindeki uzun vadeli etkileri ise merak konusu olmaya devam ediyor.