İmamoğlu'ndan Casusluk İddiasına Sert Tepki: FETÖ Kumpası mı?
Aktüel

İmamoğlu'ndan Casusluk İddiasına Sert Tepki: FETÖ Kumpası mı?


24 October 20255 dk okuma9 görüntülenmeSon güncelleme: 25 October 2025

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında başlatılan casusluk soruşturmasına sert tepki gösterdi. İmamoğlu, soruşturmanın FETÖ kumpaslarını hatırlattığını belirterek, iktidarı eleştirdi.

İmamoğlu'ndan Sert Yanıt: "Rezil Kumpas mı?"

Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Karşıma çıktığınız her seçimde yenilince ve bizimle rekabet edecek cesaretiniz kalmayınca, seçimlerde karşınıza çıkmamızı engellemek için şimdi de bu rezil kumpası mı tezgahladınız?" ifadelerini kullandı. İmamoğlu, kendisine yöneltilen casusluk suçlamasının siyasi bir komplo olduğunu savundu.

  • "Terör örgütüne yardım" dediniz bir şey çıkaramadınız.
  • "Yolsuzluk" dediniz, aylarca çalıştınız, bir şey çıkaramadınız.
  • Şimdi de casuslukla mı suçluyorsunuz?

Veri Skandallarına Dikkat Çekti

İmamoğlu, açıklamasında, Türkiye'de yaşanan veri skandallarına da değindi. "Cumhurbaşkanı’nın kimlik numarası da dahil devletin bütün verilerini çaldıran siz, devletin bütün kurumlarının en hassas bilgilerinin başka ülkelerin eline geçmesine engel olamayan yine siz. Ama casusluk yapan ben öyle mi?" diye sordu.

Ayrıca, İmamoğlu, geçmişte FETÖ'nün de benzer suçlamalarla birçok kişiyi mağdur ettiğini hatırlattı. "Unutmayın, bir dönem koyun koyuna olduğunuz FETÖ’nün yargısı da ülkemin onlarca şerefli subayını casuslukla itham etmiş, senelerce hapiste tutmuştu" dedi.

"Kendinize Gelin" Uyarısı

Ekrem İmamoğlu, kendisini casuslukla suçlayanlara ve kumpas kurmaya çalışanlara son kez uyarıda bulundu: "Kendinize gelin, yol yakınken aklınızı başınıza alın!"

Son olarak, İmamoğlu, bu tür suçlamaların sadece kendisine değil, tüm demokrasiye yönelik bir tehdit olduğunu vurguladı. "Bir büyük yangın yolunun taşları döşeniyor ve bu yangın sadece benim için değil" dedi.

Türkiye'nin yakın siyasi tarihinde, benzer suçlamalarla birçok insanın mağdur edildiği ve bu tür olayların toplumda derin yaralar açtığı unutulmamalıdır. Bu tür hassas süreçlerde, hukukun üstünlüğüne ve adil yargılanma ilkelerine titizlikle uyulması, toplumsal barışın ve demokrasinin korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Umuyoruz ki, bu soruşturma sürecinde tüm bu ilkeler gözetilir ve adalet yerini bulur.