İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Silivri'de tutuklu bulunduğu cezaevinden bugün hakim karşısına çıktı. İmamoğlu, mahkemede yaptığı savunmayı kamuoyuyla paylaştı. Savunmasında, "Ben, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum andan itibaren, şehri yönetirken, kanala, yalana, talana ve aynı zamanda ranta ve millet aleyhine olan her hususa karşı durduğum için bugün buradayım" ifadelerini kullandı.
"Milletin Geleceğinin Teminatı Olacağım"
İmamoğlu, savunmasının önemli bir bölümünde neden Silivri'de bulunduğunu sorgulayarak, "Ben burada niye bulunuyorum acaba? Sizin huzurunuzda ben niçin ifade veriyorum? Ya da bir şekilde suçlamamla ilgili savunmamı yapıyorum?" dedi. İmamoğlu, bu sorunun cevabını, İstanbul'da üç kez seçim kazanması ve milletin iradesinin tecelli etmesi olarak açıkladı.
Savunmasında 2000'li yılların başında yaşanan Ergenekon davalarına da değinen İmamoğlu, o dönemde davaları takip ettiğini ve haksızlığa uğrayan insanların yaşadığı zorluklara şahit olduğunu belirtti. İmamoğlu, "O bağlamda, bu salonların, ne yazık ki üzülerek ifade edeyim ki hiç de hoş olmayan, tarihimize hiç de adalet adına güzel iz bırakmadığı günleri bize yaşatmıştır" dedi.
İmamoğlu'nun savunmasında öne çıkan bazı noktalar şunlar oldu:
- İstanbul'a hizmet etme ve rantlara karşı durma kararlılığı
- Gençlere ve çocuklara yönelik projeler
- Adalet ve demokrasi vurgusu
- Milletin iradesine saygı
- Türkiye'nin geleceğine olan inanç
"Ranta Karşı Durduğum İçin Buradayım"
İmamoğlu, "Ben, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum andan itibaren, şehri yönetirken, kanala, yalana, talana ve aynı zamanda ranta ve birçok millet aleyhine olan her hususa karşı durduğum için, ben bugün buradayım" ifadeleriyle, göreve geldiği günden itibaren izlediği politikaların kendisini bu duruma getirdiğini vurguladı.
Savunmasının sonunda İmamoğlu, "Bu milletin iradesiyle, bu milletin sahip çıkmasıyla ben, bu milletin geleceğinin teminatı olacağım. Buradan ant içiyorum" diyerek, milletin geleceği için mücadele etme sözü verdi.
Ekrem İmamoğlu'nun Silivri'de yaptığı bu savunma, siyasi çevrelerde ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Savunmanın tam metni, İmamoğlu'nun gelecekteki siyasi hedefleri ve Türkiye'nin demokrasi mücadelesi açısından önemli bir belge olarak değerlendiriliyor.