İzmir'de yaşanan grev sonrası oluşan çöp yığınları, belediyeyi harekete geçirdi. Ancak katı atıkların taşınması için yapılan 226 milyon TL'lik ihale, tanıdık bir isme gitmesiyle tartışmaları beraberinde getirdi. İhaleyi kazanan Boğaziçi Katı Atık Yönetimi şirketinin sahibi Menderes Cemaloğlu'nun, daha önce İBB soruşturmasında gözaltına alınmış olması dikkat çekiyor.

İzmir'de Çöp Krizi Nasıl Başladı?

İzmir Büyükşehir Belediyesi ile DİSK Genel-İş arasında 23 bin çalışanı ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine, İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir'de çalışan işçiler 28 Mayıs 2025 tarihinde greve başladı. Günlerce süren grev, İzmir genelinde çöp dağlarının oluşmasına neden oldu. Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın gönüllülerle çöp toplaması ise tepkilere yol açtı.

İhale Süreci ve Tartışmalar

Çöp krizinin büyümesi üzerine İzmir Büyükşehir Belediyesi, 5 Haziran 2025 tarihinde katı atıkların taşınması için pazarlık usulüyle bir ihale düzenledi. 21 B’ye göre yapılan ihaleye sadece bir şirket davet edildi. İki aylık katı atık toplama işi için Boğaziçi Katı Atık Yönetimi şirketiyle sözleşme imzalandı. 13 Haziran’da yapılan sözleşmenin bedeli 226 milyon 423 bin TL oldu. İhaleyi kazanan şirketin sahibi Menderes Cemaloğlu'nun, daha önce İBB soruşturması kapsamında gözaltına alınmış olması, ihale sürecine gölge düşürdü.

Menderes Cemaloğlu Kimdir?

Boğaziçi Katı Atık Yönetimi şirketinin sahibi Menderes Cemaloğlu, İBB soruşturması kapsamında 31 Mayıs 2025 tarihinde gözaltına alındı. Cemaloğlu, Aziz İhsan Aktaş’ın, ‘’ Fatih Yadoğlu, Yusuf Yadoğlu, Remzi Baka, Şaban Baka, Caner Vural ve Menderes Cemaloğlu isimli İETT müteahhitleri İbrahim Bülbüllü ile toplantılar yapıp para teslim ettiler’’ itirafından sonra gözaltına alındı. Ayrıca, Cemaloğlu'nun AKP'li Vahit Kiler’in şirketiyle çok sayıda konsorsiyum yaparak CHP’li belediyelerden milyarlık ihaleler kazandığı da iddia ediliyor.

İzmir'deki çöp krizi ve ardından yapılan ihale, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. İhale sürecindeki şeffaflık ve ihaleyi kazanan şirketin geçmişiyle ilgili tartışmalar devam ederken, belediyenin bu konuda nasıl bir açıklama yapacağı merakla bekleniyor. Bu olay, yerel yönetimlerdeki ihale süreçlerinin ne kadar önemli olduğunu ve kamuoyunun bu süreçleri yakından takip etmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.