Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, 19 Ocak'tan beri tutuklu bulunduğu Silivri Marmara Cezaevi'nden çıkarılarak ilk kez hakim karşısına çıktı. Özdağ, Cumhurbaşkanı'na hakaret suçlamasıyla yargılandığı davada 30 sayfalık savunmasını yaptı. Savunmasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçmiş açıklamalarına ve politikalarına eleştiriler yöneltti. İşte Ümit Özdağ'ın merakla beklenen savunmasının tam metni ve davanın detayları!
Özdağ'ın Savunmasının Satır Başları
Ümit Özdağ, savunmasına Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 18 Ocak 2025 tarihinde yaptığı bir konuşmaya değinerek başladı. Erdoğan'ın, Cumhuriyet'in kurucusu Atatürk'ün politikalarını eleştirmesine sert tepki gösteren Özdağ, "Recep Tayyip Erdoğan, dün Mersin'de partisinin kongresinde yapmış olduğu konuşmada şöyle söylüyor; 'Ülkemizin ilk 80 yılına asırların yorgunluğuyla 1. Dünya Savaşı'nın yükü altında kalan Osmanlı'dan cumhuriyete geçişin sancıları damga vurmuştur. Tek parti faşizminin milletimizin inancına, tarihine, kültürüne yönelik politikalarının ağır bedellerini izledik.'" ifadelerini kullandı.
Özdağ, Atatürk'ün Türk tarihindeki önemine vurgu yaparak, "Atatürk, Türk tarihinin Himalayası’dır. Atatürk, Budin’in kıyılarından itibaren ağıt yakan, toprak kaybeden, vatan yitiren, geri çekilen, mağlup olan bir milleti, tekrar Zafer’e götüren liderdir. Atatürk, Allah’ın Türk Milleti’ne lütfudur." dedi. Ayrıca, Cumhuriyet'in kuruluşunun Türk milletinin yeniden dirilişi olduğunu savundu.
Savunmasında FETÖ ile mücadele konusuna da değinen Özdağ, Erdoğan'ın geçmişte FETÖ'ye verdiği destekleri eleştirdi. "Erdoğan’ın, “casus FETÖ’yü Türk Devleti’ne soktuğunu, Türk Devleti’ni FETÖ’ye teslim ettiğini, FETÖ’ye paralel devlet kurdurduğunu’’ ifade ettim." şeklinde konuştu. Özdağ, Erdoğan'ın FETÖ ile ilgili geçmişteki açıklamalarını ve itiraflarını hatırlatarak, bu örgütün Türk devletine verdiği zararlara dikkat çekti.
Mülteci Politikası ve Milli Değerler
Özdağ, Türkiye'nin mülteci politikalarını da eleştirerek, "2011 sonrasında 5 milyon kayıtlı ve 2 milyon kayıtsız Suriyeli, 2 milyon Afgan, 2 milyon Afrikalı ile İranlı, Pakistanlı, Rus, Ukran ve sair 2 milyon sığınmacı ve kaçak Anadolu’ya sokulmuştur. Bu durumun milli dokumuzu bozmasının yanında; gelenlerin içerisinde yüksek sayıda Selefi cihatçı zihniyette kişiler mevcuttur." dedi. Bu durumun milli dokuyu bozduğunu ve Selefi cihatçı zihniyetin yayılmasına neden olduğunu savundu.
Özdağ, savunmasının sonunda Türk devlet geleneğine vurgu yaparak, "Benim geldiğim ve mensubu olmaktan şeref duyduğum Türk Milliyetçisi siyaset geleneğinde devlet başkanlarına hakaret edilmez. Siyasi olarak eleştirsek dahi, önünde Türk Sancağının eğildiği tek makam olan Türk Devlet Başkanı’na hakaret edilmez. O makamda olduğu sürece, o makama saygımızdan ötürü Cumhurbaşkanlığı makamını ve makamın onurunu sadece korumak değil aynı zamanda iç ve dış düşmanlara karşı savunmak da her namuslu Türk Cumhuriyeti yurttaşının görevidir." ifadelerini kullandı.
- Atatürk'ün Türk tarihindeki önemi
- FETÖ ile mücadeledeki eksiklikler
- Mülteci politikasının milli değerlere etkisi
- Türk devlet geleneğine saygı
Davanın Muhtemel Sonuçları
Ümit Özdağ'ın savunması, siyasi çevrelerde ve kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Davanın seyrini ve sonucunu etkileyip etkilemeyeceği merak konusu. Özdağ'ın avukatları, müvekkillerinin beraatını talep etti. Mahkemenin, savunmayı dikkate alarak nasıl bir karar vereceği önümüzdeki günlerde netlik kazanacak. Bu dava, Türkiye'deki siyasi iklimi ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirecek gibi görünüyor.