Antalya'da yaşanan korkunç olayda, boşanma aşamasındaki eşi tarafından 9 kurşunla öldürülen Fadim Temirhanoğulları'nın (52) ölmeden önce eşi hakkında suç duyurusunda bulunduğu ortaya çıktı. Bu acı olay, kadına yönelik şiddetin ve ihmallerin ne denli büyük sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Cinayetten Önceki Şikayet

Fadim Temirhanoğulları'nın, eşi Savaş Temirhanoğulları hakkında silahlı tehdit ve hakaret suçlamasıyla suç duyurusunda bulunduğu öğrenildi. Bu şikayet, ölümünden sadece 2 ay önce yapılmıştı ve yetkililerin bu konuda ne gibi adımlar attığı merak konusu oldu. İki dava birleştirildi ancak bu, Fadim Temirhanoğulları'nın hayatını kurtarmaya yetmedi.

Olay Günü Yaşananlar

Konyaaltı ilçesi Hurma Mahallesi'ndeki Atapark Konutları Sitesi'nde meydana gelen olayda, Fadim Temirhanoğulları'nın 3 ay uzaklaştırma kararı aldırdığı eşi Savaş Temirhanoğulları, 12 Eylül 2024'te saat 05.00 sıralarında eve geldi. Savaş Temirhanoğulları, yanında getirdiği tabancayla eşine ateş edip olay yerinden kaçtı. O sırada odasında uyuyan çiftin 16 yaşındaki kızları İ.T., silah seslerine uyanmasına rağmen kabus gördüğünü düşünerek tekrar uyudu. İ.T., sabah saat 08.30 sıralarında okul arkadaşından gelen telefonla uyandı ve annesinin öldürüldüğünü öğrendi.

Kadına Yönelik Şiddetin Acı Gerçeği

Bu olay, Türkiye'de kadına yönelik şiddetin ne kadar yaygın ve acı bir gerçek olduğunu bir kez daha gösterdi. Fadim Temirhanoğulları'nın ölümü, yetkililerin bu konuda daha etkili önlemler alması gerektiği konusunda önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Kadınların korunması, şiddetin önlenmesi ve faillerin cezalandırılması için daha fazla çaba gösterilmesi gerekiyor.

Olayın Ardından Yapılması Gerekenler

• Şiddet mağdurları için daha fazla destek mekanizması oluşturulmalı.
• Uzaklaştırma kararları daha sıkı bir şekilde uygulanmalı ve denetlenmeli.
• Toplumun bilinçlendirilmesi için eğitimler düzenlenmeli.
• Kadın örgütleri ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği artırılmalı.

Fadim Temirhanoğulları'nın yaşadığı bu trajik olay, kadına yönelik şiddetin önlenmesi için hepimize düşen sorumluluğu bir kez daha hatırlatıyor. Yetkililerin ve toplumun bu konuda daha duyarlı olması, benzer acıların yaşanmaması için hayati önem taşıyor.