Kırıkkale'nin Balışeyh ilçesinde yaşanan kanlı olayda, Belediye Başkanı Hilmi Şen ve koruması Mikayil Çelikkol'un ölümüyle sonuçlanan saldırının faili Erdem Çelebi Şen, hakim karşısına çıktı. Cinayetin ardındaki nedenler ise şoke etti. Erdem Çelebi Şen'in ifadesinde yer alan detaylar, olayın perde arkasını araladı.
Seçim Vaatleri ve İş Sözü İddiası
Erdem Çelebi Şen, ifadesinde 2024 yerel seçimlerinde Hilmi Şen'i desteklediğini ve seçimden sonra kendisine iş sözü verildiğini belirtti. Ancak, bu sözün tutulmaması üzerine aralarında husumet oluştuğunu iddia etti. Şen, "11 ay boş gezdim ve aramızda husumet oluştu" dedi. Bu durumun cinayetin fitilini ateşleyen en önemli etkenlerden biri olduğu düşünülüyor.
Olay Günü Yaşananlar
Erdem Çelebi Şen, olay günü yaşananları şu şekilde anlattı: "Minibüsümü Şen'in makam aracının önüne kırdım. Araçtan inip yanlarına doğru hareket ettiğimde Şen, elini beline attı. O silahını çıkarmadan ben ayaklarına doğru ateş ettim." Bu ifade, olayın ani bir gelişme sonucu yaşandığını ve Erdem Çelebi Şen'in kendini savunma amacıyla hareket ettiğini öne sürdüğünü gösteriyor.
Olay, 4 Kasım 2024 tarihinde Balışeyh ilçe merkezinde meydana geldi. Yeniden Refah Partisi'nden seçildikten sonra bağımsız olarak görevine devam eden Hilmi Şen, makam aracıyla şantiye sahasına giderken kuzeni Erdem Şen'in silahlı saldırısına uğradı. Saldırıda Hilmi Şen ve koruması Mikayil Çelikkol hayatını kaybederken, araçta bulunan Koray Kaya ve Ömer Şengül yaralandı. Şüpheli Erdem Şen, olay yerinde yakalanarak tutuklandı.
Cinayetin Ardındaki Gerçekler
- Seçimlerde verilen iş sözünün tutulmaması
- Taraflar arasında oluşan husumet
- Olay günü yaşanan ani tartışma
Bu unsurların bir araya gelmesiyle yaşanan трагедия, Balışeyh'te derin bir üzüntüye neden oldu. Olayla ilgili soruşturma devam ederken, Erdem Çelebi Şen'in yargılanması bekleniyor.
Balışeyh'te yaşanan bu трагедия olay, siyasi vaatlerin ve kişisel ilişkilerin ne kadar karmaşık hale gelebileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Seçim dönemlerinde verilen sözlerin tutulmaması, toplumda güvensizlik ve huzursuzluğa yol açabilir. Bu nedenle, siyasetçilerin ve yöneticilerin verdikleri sözleri tutmaları, toplumun refahı ve huzuru için büyük önem taşıyor.