Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptal edildiği komisyonda hukukçu olmadığı yönündeki iddialara yanıt verdi. Sosyal medyada hızla yayılan bu iddiaların gerçeği yansıtmadığı belirtildi. DMM, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, İstanbul Üniversitesi yönetim kurulunun oy birliğiyle aldığı kararın, iddia edildiği gibi hukukçu olmayan kişilerden oluşan bir komisyon tarafından alınmadığını vurguladı.
Diploma İptali Kararı Nasıl Alındı?
DMM'nin açıklamasına göre, İstanbul Üniversitesi tarafından 28 kişiye ait diplomanın iptaline ilişkin karar, 18 Mart tarihinde üniversitenin yönetim kurulu tarafından alındı. Bu karar, sosyal medyada dolaşan iddiaların aksine, iş hukuku alanında çalışan bir iktisatçı, bir onkoloji uzmanı ve bir konservatuvar hocasından oluşan bir komisyon tarafından alınmadı. Yönetim kurulunun oy birliğiyle aldığı bu karar, usulüne uygun bir şekilde gerçekleşti.
Bu tür dezenformasyon girişimleri, kamuoyunu yanıltmayı ve yanlış bilgilendirmeyi amaçlamaktadır. DMM, vatandaşların bu tür iddialara itibar etmemesi ve doğru bilgiye ulaşmak için resmi kaynakları takip etmesi gerektiğini vurguladı.
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nin Rolü
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, kamuoyunu yanıltıcı ve yanlış bilgilerden korumak amacıyla kurulmuştur. Merkezin temel amacı, doğru ve güvenilir bilgiyi hızlı bir şekilde yayarak dezenformasyonun önüne geçmektir. Sosyal medyada yayılan asılsız iddiaları tespit ederek kamuoyunu bilgilendiren DMM, bu tür olayların önüne geçmek için çalışmalarını sürdürmektedir.
Türkiye'de dezenformasyonun yaygınlaşmasıyla birlikte, doğru bilgiye ulaşmak her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Vatandaşların, sosyal medyada karşılaştıkları her türlü bilgiye şüpheyle yaklaşması ve resmi kaynaklardan teyit etmesi gerekmektedir. DMM gibi kurumlar, bu süreçte önemli bir rol oynamakta ve kamuoyunu doğru bilgilendirmek için çaba göstermektedir.
Sonuç olarak, Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptal edildiği komisyonda hukukçu olmadığı iddiası, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi tarafından yalanlanmıştır. İstanbul Üniversitesi yönetim kurulunun oy birliğiyle aldığı bu karar, kamuoyunu yanıltmaya yönelik dezenformasyon girişimlerinin bir örneği olarak kayıtlara geçmiştir. Bu durum, doğru bilgiye ulaşmanın ve dezenformasyonla mücadele etmenin önemini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
