Van'da trajik bir şekilde hayatını kaybeden Rojin Kabaiş'in ölümüyle ilgili soruşturmada flaş bir gelişme yaşandı. Adli Tıp Kurumu (ATK) raporuna göre, Kabaiş'in vücudunda iki farklı erkeğe ait DNA tespit edildi. Bu durum, olayın seyrini değiştirirken, baroların da tepkisini çekti ve ATK hakkında suç duyurusunda bulunulmasına neden oldu.

Olayın Detayları ve Adli Tıp Raporu

Rojin Kabaiş'in ölüm nedeni ve olayın ardındaki gerçekler hala tam olarak aydınlatılamamışken, Adli Tıp Kurumu'ndan gelen bu rapor, soruşturmaya yeni bir boyut kazandırdı. İki farklı erkeğe ait DNA'nın tespiti, cinsel saldırı veya birden fazla failin olaya karışmış olabileceği ihtimallerini gündeme getirdi. Bu durum, soruşturmanın derinleştirilmesini ve tüm olasılıkların titizlikle incelenmesini zorunlu kılıyor.

Baroların Tepkisi ve Suç Duyurusu

Adli Tıp Kurumu raporunda yer alan bu çarpıcı bulgu, baroların sert tepkisine yol açtı. Barolar, raporun içeriği ve olayın hassasiyeti nedeniyle ATK hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunun gerekçesi henüz net olarak açıklanmazken, raporun hazırlanma sürecinde usulsüzlük yapıldığı veya delillerin yeterince incelenmediği iddiaları üzerinde durulduğu tahmin ediliyor. Baroların bu adımı, olayın takipçisi olacaklarının ve adaletin sağlanması için ellerinden geleni yapacaklarının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Olayın Toplumsal Etkileri ve Beklentiler

Rojin Kabaiş'in ölümü ve ardından ortaya çıkan bu gelişmeler, toplumda büyük bir infial yaratmış durumda. Kadın cinayetlerine karşı duyarlılığın arttığı bu dönemde, olayın aydınlatılması ve sorumluların cezalandırılması için kamuoyu büyük bir baskı oluşturuyor. Soruşturmanın titizlikle yürütülmesi, tüm delillerin eksiksiz toplanması ve adaletin sağlanması, toplumun beklentileri arasında yer alıyor. Bu tür olayların tekrarlanmaması için caydırıcı önlemler alınması ve kadınların korunması için daha etkin politikalar geliştirilmesi gerektiği vurgulanıyor.

Rojin Kabaiş olayında gelinen bu son nokta, soruşturmanın daha da derinleşeceğini ve yeni gelişmelerin yaşanabileceğini gösteriyor. İki farklı DNA'nın tespiti, olayın çözülmesine yönelik önemli bir adım olabilir. Ancak, gerçeklerin tam olarak ortaya çıkarılması ve adaletin sağlanması için daha çok çalışmaya ihtiyaç var. Yetkililerin titizlikle yürüteceği soruşturma, toplumun adalet beklentisini karşılayacak mı, hep birlikte göreceğiz.