Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Rusya ziyareti dünya gündemine bomba gibi düştü! Peki, bu ziyaretin amacı ne? Moskova'da düzenlenecek 'Büyük Vatanseverlik Savaşı Zaferi'nin 80’inci yıl dönümü kutlamalarına katılmak üzere Pekin'den ayrılan Şi Cinping'in bu hamlesi, küresel siyasette yeni bir dönemin başlangıcı mı?

Ziyaretin Amacı Ne?

Şi Cinping'in 7-10 Mayıs tarihlerinde gerçekleştireceği resmi ziyaretin ana amacı, 2. Dünya Savaşı'nın bitişinin 80'inci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenecek ‘Zafer Günü’ kutlamasına katılmak. Ancak bu ziyaretin sadece bir kutlamadan ibaret olmadığı düşünülüyor. Çin ve Rusya arasındaki stratejik ortaklığın daha da güçlenmesi ve Batı'ya karşı ortak bir duruş sergilenmesi bekleniyor.

Ziyaret kapsamında Şi Cinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bir araya gelerek çeşitli konularda görüş alışverişinde bulunması bekleniyor. Özellikle Ukrayna krizi, enerji iş birliği ve ticaret gibi konuların masaya yatırılacağı tahmin ediliyor.

Ziyaretin Önemi ve Beklentiler

Bu ziyaret, Çin ve Rusya arasındaki ilişkilerin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. İki ülke arasındaki ticaret hacmi her geçen yıl artarken, enerji alanındaki iş birliği de giderek derinleşiyor. Ayrıca, her iki ülke de Batı'nın baskılarına karşı ortak bir duruş sergileyerek, çok kutuplu bir dünya düzenini savunuyor.

Ziyaretin beklentileri şu şekilde sıralanabilir:

• Çin ve Rusya arasındaki stratejik ortaklığın daha da güçlenmesi
• Ukrayna krizine çözüm bulunması için ortak bir zemin aranması
• Enerji iş birliğinin derinleştirilmesi
• Ticaret hacminin artırılması
• Batı'ya karşı ortak bir duruş sergilenmesi

Bu ziyaretin sadece iki ülke arasındaki ilişkiler açısından değil, küresel siyaset açısından da önemli sonuçlar doğurması bekleniyor. Çin ve Rusya'nın Batı'ya karşı ortak bir cephe oluşturması, dünya siyasetinde dengelerin değişmesine yol açabilir.

Şi Cinping'in Rusya ziyareti, sadece bir kutlama değil, aynı zamanda küresel siyasette yeni bir dönemin işareti olarak değerlendiriliyor. İki ülke arasındaki stratejik ortaklığın derinleşmesi ve Batı'ya karşı ortak bir duruş sergilenmesi, dünya siyasetinde yeni dengelerin oluşmasına zemin hazırlayabilir. Bu ziyaretin sonuçları merakla bekleniyor.