Başkan Recep Tayyip Erdoğan, KADEM 5. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu önemli bir soruna dikkat çekti: Nüfusun azalması. Erdoğan, ailenin, aile kurmanın ve çocuk sahibi olmanın günümüzde hiç olmadığı kadar zorlaştığı bir dönemin yaşandığını belirterek, bu durumun büyük bir tehdit oluşturduğunu ifade etti.

Nüfus Azalması: Beklenen Tehlike

Erdoğan, nüfusu artırmak için çeşitli önlemler aldıklarını ve uygulamaya başladıklarını ancak meselenin sadece maddi teşviklerle çözülemeyeceğini vurguladı. Konunun medeniyet tasavvuruyla ilgili olduğunu belirten Erdoğan, "Fıtraten kadın ve erkekten oluşan insanı ayrıştırarak birbirine rakip ve düşman yapma, birbiriyle çatıştırma zihniyeti bizim medeniyetimize ait değildir. Batı'ya aittir" dedi.

Türkiye'nin nüfus yapısındaki değişim, uzmanlar tarafından da yakından takip ediliyor. Bir tarihçinin değerlendirmesiyle, "Türkiye bir kâbusa gidiyor. Anadolu'daki nüfus azalıyor. Bu bir beka sorunu. Bu ülkemiz için savaştan daha büyük tehdittir." şeklinde ifade edilen endişeler, durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor.

Erdoğan, geçmişte uygulanan yanlış nüfus kontrolü politikalarının ülkeye zaman ve güç kaybettirdiğini, günümüzde ise muhalefet belediyeleri eliyle bu politikaların devam ettirildiğini savundu. Mesele sadece muhalefetin tutumuyla sınırlı değil; toplumun temeli olan aile kurumu, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de tehdit altında bulunuyor.

Medeniyet ve Aile Anlayışı

Erdoğan, Türk medeniyetinde erkek ile kadın arasında bir rekabet veya üstünlük yarışının olmadığını, üstünlüğün cinsiyette veya ırkta değil, ilimde, takvada ve merhamette aranması gerektiğini vurguladı. Sorunların hiçbir zaman görmezden gelinmediğini, hatalı uygulamalar yerine insani olanın ikame edilmeye çalışıldığını belirtti.

Sosyal medyanın yıkıcı etkisine de değinen Erdoğan, televizyon ve dergi gibi geleneksel medya araçlarının bu etki karşısında direnmesinin zorlaştığını, tahribatın büyüklüğü nedeniyle telafinin kolay olmadığını ifade etti.

Alınması Gereken Önlemler

• Aile kurumunun güçlendirilmesi: Aile değerlerine sahip çıkılması ve aile yapısının korunması büyük önem taşıyor.
• Doğum oranlarının teşvik edilmesi: Çocuk sahibi olmayı kolaylaştıracak maddi ve manevi desteklerin sağlanması gerekiyor.
• Bilinçlendirme çalışmaları: Nüfusun azalmasınınLong term sonuçları hakkında toplumun bilinçlendirilmesi ve farkındalık yaratılması gerekiyor.
• Eğitim sisteminin iyileştirilmesi: Gençlerin geleceğe umutla bakabilmesi ve aile kurmaya teşvik edilmesi için eğitim sisteminin desteklenmesi gerekiyor.

Türkiye'nin demografik yapısındaki bu değişim, gelecekte ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda önemli sonuçlar doğurabilir. Yaşlı nüfusun artması, iş gücünün azalması, sosyal güvenlik sisteminin yükünün artması gibi sorunlar kaçınılmaz olabilir. Bu nedenle, nüfusun azalması sorununa karşı kapsamlı ve uzun vadeli politikalar geliştirilmesi büyük önem taşıyor.

Nüfusun azalması, Türkiye için sadece demografik bir sorun değil, aynı zamanda bir beka sorunudur. Bu nedenle, devletin ve toplumun tüm kesimlerinin bu konuda işbirliği yapması, ortak çözümler üretmesi ve geleceğe yönelik stratejiler geliştirmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, Türkiye'nin geleceği karanlık olabilir.