Günlük hayatta sıkça kullandığımız bazı ifadeler, aslında zihnimizi nasıl sınırlandırdığımızın birer göstergesi olabilir. "Dünya küçük," "Hep aynı şeyler oluyor," gibi cümleler, farkında olmadan kendimizi tekrar eden bir döngüye soktuğumuzun işareti. Ancak gerçek şu ki, dünya küçülmedi; biz aynı yerde dönüp durmaktan büyüyemedik.

Zihnin Hapsedildiği Alan

Bulunduğumuz ortamın, gittiğimiz yolların, karşılaştığımız insanların sürekli aynı olması, zihnimizi de aynı kalıplara sokar. Ayaklarımız nereye giderse, zihnimiz de oraya eşlik eder. Bu durum, hayatımızın sürekli aynı filmi tekrar tekrar izlemek gibi olmasına neden olur. Ancak bu, kader değil, sadece bir alışkanlıktır ve alışkanlıklar bazen en büyük hapishanemiz olabilir.

Peki, neden sürekli aynı hataları yapıyoruz, neden mutlu olamıyoruz, neden bir türlü toparlanamıyoruz? Belki de cevap çok yakındadır: Zihnimizin çapı küçüktür. Düşüncelerimizi, duygularımızı ve inançlarımızı öyle dar bir alana sıkıştırmışızdır ki, dışarıdaki sonsuz ihtimalleri göremeyiz. Bakış açımız yıllardır aynı noktada asılı kalmıştır.

Kendine Dürüst Bir Bakış

Bu nedenle, öncelikle kendimize dürüst bir şekilde bakmamız gerekir. Kendimize şu soruları sormalıyız:

• Ben neyi neden yapıyorum?
• Hangi alışkanlık beni geri çekiyor?
• Hangi düşünce beni sınırlandırıyor?
• Bu davranışı başka türlü nasıl yapabilirim?

İnsanın iç dünyasına inmesi kolay olmasa da, bir kez o derinliğe indiğimizde, bizi yıllardır kısıtlayan zincirleri fark ederiz. Ve inanın, hayat değişmeye tam da o noktada başlar. Çünkü farkındalık bir mucizedir. Her şeyi bir anda çözmese de, yönümüzü değiştirir. Bir de bakmışız ki dar alan genişlemeye başlamış. Yeni insanlar, yeni yollar, yeni sonuçlar… Sanki dünya büyümüş gibi. Aslında büyüyen biziz, bizim dünyamız.

Şimdi Başlama Zamanı

Bütün bunlar için bir gün, bir hafta, bir ay beklemeye gerek yok. Zaman şimdi. Bu an. Tam şu dakika. Dünya küçük değil. Sadece bazen biz kendi dünyamızı küçük tutuyoruz. Ama o dünyayı genişletecek olan yine biziz. Bir kalıbı kırdığımızda, bir alışkanlığı yenilediğimizde, bir düşünceyi değiştirdiğimizde hayat bir anda nefes almaya başlar.

Kendine bir şans ver. Bir adım at. O çember var ya, o çember… İstersen büyür, istersen yok olur. Sen yeter ki “Başlıyorum,” de. Gerisi Allah kerim.

Unutmayın, zihnin sınırları sizin belirlediğiniz sınırlardır. Bu sınırları aşmak, gerçek potansiyelinizi ortaya çıkarmak sizin elinizde. Kendinize inanın, değişime açık olun ve zihninizi özgür bırakın.