A101 çalışanları, uzun çalışma saatlerine rağmen fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini ve emek sömürüsünün gerçekleştirildiğini söylüyor.
"Sabah 6'da evimi terk etmem gerekiyor. 12 saat çalışmam ve çocuklarımın yüzlerini düzgün görmeden yatmam gerekiyor. Bu emek değil, kölelik"
İşçilerin çalışma koşulları Twitter ve ekşisözlük gibi platformlarda gündeme geldi.
Akyüz'ün yayını binlerce kez retweetlendi
Yeşilgazete.org'un haberine göre Diyarbakır'da bir A101 çalışanı yaşadıklarını şu şekilde anlattı:
"A101'de 4 yıldır çalışıyorum. Yazar kasaya bakın, koridora koşun, sevkiyata gidin. Bunların hepsini sabahtan akşama yapıyoruz. Ellerimiz dezenfektan kullanmaktan patladı. Yapabilmek istiyoruz. bir gün rahat çalışıyorum ama başlangıçta insanlar bizi 07.00'de dükkânlara kurdular. 12 saat çalışmam ve çocuklarımın yüzünü düzgün görmeden yatmam gerekiyor.Bu kölelik, emek değil, öldürmediler, ama onları zulümle öldürecekler. ”
İstanbul'da market zincirinin bir şubesinde çalışan bir işçi, çalışma saatlerinin düzenlenmesini talep ederek sürecini şöyle anlattı:
" Pazarın yakınında yaşamıyorum. Toplu taşıma kullanmalıyım. En erken minibüs sabah 07:00'de geliyor. 20 dakika sonra bir sonraki minibüsü kaçırırsam. İşe geç kalırsak, duymadığımız bir kelime yok. Bizi insan olmadan kınarlar. Mağazada olup olmadığımızı görmek için bu sabah 7:00'de bizi kontrol ettiler. POS cihazının fotoğrafını çektik ve yöneticilerin bulunduğu gruplara gönderdik. Ben mağaza müdürüyüm. Dün saat 07.00'de mağazadaydım ama mağazayı sadece akşam 20.30'da kapattım. İtirazımızı duymaları gerekiyor. Saatlerin ayarlanmasını istiyoruz. ”
Antalya'da çalışan bir üye, belirtilen çalışma saatlerinden daha uzun süre çalıştıklarını kaydetti:
"Beş çalışanla çalışıyorduk, salgın nedeniyle bu sayıyı dörde düşürdüler. Her iş üstümüze yığıldı. Bu yoğunluğa rağmen" Siz misiniz? tamam mı? "Çocuklarıma ekmek getirmek için o kadar çok şeye katlandım ki.
İşsizlik var, yeni iş bulmak kolay değil. Dün sabah 07.30'da mağazayı açtık. Yöneticiler 07.30-20.00 adında bir program gönderdi. ama bu doğru değil.Akşam 20.00'de çıktığımı hiç hatırlamıyorum.Bizi bir daha zamanında bırakmayacaklar.Raflar ayarlayacağız, ürünleri sayacağız, sevkiyatı bekleyeceğiz.Evimiz geceyi bulacak. bugüne kadar sessiz kaldılar hep sessiz olduğumuz için üzerimize geldiler hep bize sendikanın yasak olduğunu söylediler ama yasak olmadığını da öğrendik korkuyla bugüne kadar hiçbir şey değişmedi. herkese yeter diyorum Yapıldı, çarparsak bizi görürler, bunu biliyorum, rapor hazırladı İstanbul, Ankara ve İzmir'deki 330 zincir mağazayı 2 buçuk ay ziyaret ederek.